Add to Technorati Favorites

26 Kasım 2008 Çarşamba

BİLMÖK ’09 27-28 Şubat, 1 Mart’ta ODTÜ’de

BİLMÖK nedir diyenlerin sorularını cevaplayarak habere bir anlam katalım. BİLMÖK açılımı itibariyle Bilgisayar Mühendisliği Öğrencileri Kongresi’dir. Organizasyonun amaçlarından bazıları; Türkiye’nin dört bir yanından ve K.K.T.C.’den bilgisayar mühendisliği bölümü öğrencilerini yılda bir kere canlı bir şekilde :) bir araya toplamak diğer zamanlarda ise bağlantı kurmalarını sağlayarak tanışmalarını, kaynaşmalarını, problemlerini konuşmalarını, sektöre geçenleri BİLMÖK mezunları adı altında etkinliğe dahil edip tecrübelerinden yararlanabilmelerini sağlamaktır. Ayrıca sektörün önde gelen firmalarıyla iş hayatı, akademisyenlerle ise okul hayatı üzerine fikir alışverişinde bulunabilmektir.
-
Organizasyonun bir sonraki sene gerçekleştirileceği üniversite etkinliğin son gününde seçimle belirlenir. Geçen sene organizasyon ekibinde olduğum ve de YTÜ’de gerçekleştirdiğimiz BİLMÖK bu sene 27-28 Şubat 1 Mart tarihlerinde ODTÜ’de gerçekleştirilecek. Her üniversiteden 3 resmi davetlinin katılacağı etkinliğe katılımcı olarak herkes davetlidir. BİLMÖK’ e katılmak için Bilgisayar Mühendisi olmanız şart değil, bizim sorunlarımızdan haberdar olmak için katılabileceğiniz gibi gerçekleştireceğimiz oturumlara ilgi duyduğunuz için de katılabilirsiniz.
-
Ne gerek var?
Teknolojinin hayatın vazgeçilmezi olmaya başladığı şu günlerde bilgisayar mühendislerinin önemi de gittikçe artmakta. Ama bu önem ihtiyaca binaen bu grafiği izliyor yani bilgisayar mühendisi önemlidir v.s. değil, bilgisayar mühendisinin yaptığı iş önemlidir ve de o hâlde bunlardan birkaç adet lazımdır.(!) Bilgisayar Mühendislerinin tek ağının bilgisayar ağı olduğu düşüncesi, hayattan bağımsız asosyal nesneler olarak görülmeye başlanması bunları bir donanım unsuru gibi adetle tasavvur etmeye sebebiyet vermiştir. Bu izlenime zaman zaman hak verdirten insanlar da çıkmakta aslında. Biz ise BİLMÖK çatısı altında, aynı problemlerle yüzleşen, yarın işe başladığında aynı sektörün birer parçası olacak bilgisayar mühendislerinin gerçek bir yaşam ağı kurmasını ve geçtikleri ortak yollardan edindikleri tecrübeleri paylaşmalarını, geçecekleri yollarda ise kendilerini nelerin beklediğini beraberce düşünmelerini, yeri geldiğinde ortak bir şekilde haklarını savunabilmelerini hedefliyoruz.
Bu şekilde, bir programcıyla bir bilgisayar mühendisinin arasında fark olacaktır.

-
Etkinlik programı son değişikliklerin ardından yakında belli olacak, belli olduğunda buradan da programa ulaşabileceksiniz ayrıca son güncellemelerinden sonra yayına girecek olan http://www.bilmok.org.tr/ sitesinden de etkinlik üzerine son haberleri alabilirsiniz

BİLMÖK’te görüşmek üzere..

23 Kasım 2008 Pazar

Bir Bilişim Etkinliği Daha Geride Kaldı..

- 19-20-21 Kasım 2008 tarihlerinde Ankara Sheraton Hotel’de gerçekleştirilen Bilişim’08 etkinliğindeydim. Sergi salonunda açılan standlardan biri de bizim durduğumuz BİLMÖK standıydı. Birkaç gün sonra BİLMÖK nedir, ne değildir, yenilir mi ve en nihayetinde BİLMÖK ’09 ’ a doğru başlıklarına girdiğim bir yazıyı zaten yayınlayacağım. Bilişim’08 bu şekilde sergi salonunda standlarıyla, 10 farklı salonda eşzamanlı birçok oturumuyla 3 gün süreyle gerçekleştirilmiş bir organizasyondu. Yazımın başından eleştiri içerikli cümleler kullanmak istemem ama etkinliğe katılmış olup, bu işin tekniğiyle yakından alakalı olan kimseler oturumların çok fazla teknik içerik taşımadığı fikrime katılacaklardır.
-
TBD’nin gerçekleştirmiş olduğu bu etkinliğin vazgeçilmezi olan CEO forum ise 2.gün saat 16:00’da başlayan ve kimsenin ayrılma gereği hissetmediği, en fazla ilgi çeken oturumdu. 25 CEO’nun katılması beklenen forum; Erkan Akdemir (Cisco), Murat Ege (Alcatel), Hakkı Eren (Servus), Yüce Erim (Software AG), Ali Rıza Ersoy (Siemens), Çiğdem Ertem (Intel), Arzu Gençoğlu (Gartner Group), Tülin Özdemir (SPSS), Ahmet Murat Hançer (Enocta), Bülent Hiçsönmez (Google), Gülhan Kalelioğlu (Oracle), Zafer Küçükateş (Vestel) Gökhan Say (Symantec), Ali Tombalak (Probil), Van Yegül (Sun Microsystems), Ekrem Yener (Turkcell), Cüneyt Türktan (Avea), Mehmet Nalbantoğlu (Koç Bilgi Grubu) isimlerinin katılımıyla gerçekleşti.

-
Forumda bu senenin teması olan “Yakınsama” üzerine düşünceler paylaşıldı. Konuşmaların Web’e geldiği noktada sözlerin web 2.0 ismi etrafında dönmesi açıkçası beni hayal kırıklığına uğrattı. Aslında beni bu yazıyı yazmada aceleci davranmaya iten sebep de bu hayal kırıklığı üzerine CEO’lara sorduğum soruya aldığım cevaplar. Ama önce forumda ne oldu biraz ona değinelim.
-
Turkcell, teknolojiyi tabi ki sim’e yakınsadı ve bunun üzerinden konuyu geliştirdi. Sim teknolojisinde artık; kişinin ne zaman nerede olduğunun ne yaptığının bilineceğine (gps’ten biraz farklı olarak), simin kredi kartı, kimlik bilgileri dahil birçok bilgiyi üzerinde tutacağına (yani Turkcell sizin bilgilerinizi bir nevi siminizde tutacak) değinildi ve ilgi çekiciydi ama ne kadar etikti bunu sorgulamak lazım. Bunu bir suçlunun bilgilerine erişim için kullanabileceğimiz gibi herhangi bir işe karışmamış insan için de kullanabiliriz ki bunun ayrımının bizim ülkemizde yapılacağına inanmıyorum. Onun dışında zaten kötü emelli birisi sim kilidini kırdığı an kullanıcının her bilgisi mecburi ortada olacak demektir.
-
Diğer ilgi çekici başlık ise tabi ki IP-TV idi. IP-TV’nin içeriğine Air-Ties’a yapacak olduğumuz teknik gezinin ardından Air-Ties’dan bahsedeceğim yazıda yer vereceğim. Genel olarak bir digiturk kutusu gibi evlerimizde yerini alacak olan IP-TV ile bilgi akışı net üzerinden olacak. Burada benim dikkatimi çeken IP-TV net üzerinden bize yayın sağlarken bizim bilgilerimizi de aynı şekilde sunucuya iletmeyecek mi? Eee bu dünyada(sanal değil, gerçek olan) her şey al gülüm ver gülüm de zaten veri akışı sistemine oturtulmuş sanal alemde(diğer bir dünya tipi) al gülüm ver gülüm olmaz mı? :) Hep özel hayatın gizliliği ilkesine kaçıyor sanki düşüncelerim ama ben bu kısma odaklanıyorum niyeyse, hukukçu kimliğimden olsa gerek :). Dolayısıyla bu da benim pek hoşlaşmadığım bir şekilde gizliliği yok ediyor. En basitinden rating ölçer gibi duruyor IP-TV.Yani izlediğimiz bir yayının ratingine, karşılıklı veri aktarımı olduğu için etki edecek gibiyiz ki benim ratingini yükseltmeden izlemek istediğim yayınlar da var. Dediğim gibi bu çok çok basit bir örnek.
-
Forum, her CEO’nun bakış açısından, şirketinin özelleştiği alanın da etkisiyle yaptığı diğer “Yakınsama” yorumlarının ardından soru-cevap kısmıyla devam etti. Konuşmalar esnasında rahatsız olduğum web 2.0 söylemine bir soru olarak değindim. Sorum şöyleydi; “Teknolojinin merkezi dediğimiz silikon vadisinde artık web 2.0 projelerine değer verilmezken ve de web 3.0 projeleri değer kazanırken, Emre Sokullu’nun da aralarında bulunduğu birkaç mühendis semantik Web’e doğru gittiğimiz şu günlerde semantik arama motorunu geliştirirken ve web 3.0 üzerine etkinlikler, paneller düzenlenirken bilişim dünyasının bir araya geldiği bu etkinlikte bizim hâlâ web 2.0 üzerine konuşuyor olmamız, web 3.0’a hiç değinmememiz bizi bilişimin bir adım gerisinde bırakmıyor mu?”. Cevaplar ise beni daha fazla hayal kırıklığına uğrattı, şimdi cevapları isim vermeden aktarmak ve o zaman olayı sohbete çevirmemek için cevaplar üzerine söylemediğim şeyleri burada yazmak istiyorum.
-

Bir CEO’ muz ayağımızda pranga yok geldiğinde ona da geçeriz dedi. Oysa Web 3.0 bir program değildir. Windows 7 çıktı hadi geçelim der gibi Web 3.0’a geçilmez, ki zaten Web 3.0 geçilecek bir şey değil üzerine proje üretilecek bir şeydir. Bir akımın, yeniliğin adıdır. Web 3.0 üzerine kafa patlatmayan bizlerin Web 3.0’a geçişi , öncesinden örnek verecek olursak Youtube’un Türkçe versiyonunu yapıp, Youtube’a engel koymakla olur. Projeyi Türkçe’ye yamarız ve de üstüne yatarız ne olmasa ayağımızda pranga yok.
-

Diğer bir CEO ise bizim bir şeylere sonradan geçmemiz aslında neyin iyi olduğunu, tuttuğunu görmemizi sağlıyor dedi.Yani önden gidenlerin yaptıkları yanlışları yapmıyoruz demek istedi sanırım. Ama bu ev elektroniği değil önden gidenlerin yaptığı doğruları da artık biz yapamıyoruz, kendi markamızı basıp dağıtamıyoruz, ancak önden giden biz olduğumuzda projemiz emsalsiz olabilir. Öte yandan bir CEO bile bir işte önden birilerinin gitmesini bekliyorsa kimdir bu girişimci, demek geçiyor içimden.

-
Buradan sonra siyasetçi(!) bir CEO’ muz birkaç cümleyle soruyu ört-bas etti :) Ben de kariyerimi daha fazla sıkıntıya sokmadan yazımı sonlandırayım :)…

16 Kasım 2008 Pazar

Bilişim Günleri '08 in Ardından

Yıldız Teknik Üniversitesi Bilişim Kulübü olarak uzun yıllardır öğrencileri ve IT sektörünün öncü firmalarını bir araya getirip bunlar arasında iş ve staj bulma açısından köprü vazifesi görüyoruz.Çeşitli eğitim ve teknik geziler yaparak teknik ve sosyal açıdan öğrencilerin gelişimine katkıda bulunuyoruz.Artık yaşamın her anında ihtiyaç duyulmaya başlanan bilişim ve teknolojinin mimarı olmaya aday öğrencileri bilinçlendirip daha iyi yarınlar için hazırlamaya çaba sarf ediyoruz.Yıldız Teknik Üniversitesi Bilişim Kulübü olarak bu yılki ilk büyük etkinliğimiz olan 8.Bilişim Günleri’ni 12-13-14 Kasım 2008 tarihinde Yıldız Teknik Üniversitesi Oditoryum Salonunda gerçekleştirdik. Etkinliğe sektörün önde gelen firmalarının ve üniversite öğrencilerinin yanında bu sektörde kariyer yapmayı düşünen lise öğrencilerinin de yoğun katılımı vardı.

Etkinliğin ilk günü Turkcell’den Vadi DİPÇİN’in ‘Mobil Dünya’da Bizi Neler Bekliyor’ oturumuyla başlayıp Turkcell Teknoloji’den Verda EMİROĞLU’nun ‘Geleceğe Yön Verenlerden Olma’ oturumuyla devam etti. Öğleden sonraki oturumlar Bilginç IT Academi’nin Oracle oturumuyla başladı. Daha sonrasında ise Daron YÖNDEM Silverlight 2.0 ve WPF oturumları ile etkinliğin yarısını ( :P ) kapattı. Bir insan bu kadar mı enerjik olur ve hiç sıkılmadan durmadan sürekli bir yerlere koşturup birşeyler anlatır. gerçekten takdir ediyorum hocam sizi..:)

2.günümüz “Üniversite Okurken Kendi İnternet Şirketini Nasıl Kurarsın?” teması kapsamında Burak BÜYÜKDEMİR – etohum.com *Aydonat ATASEVER – cimri.com *Ekim KAYA – botego.com *Alemşah ÖZTÜRK – 41-29 *Kudret ÇUREY – alisverissaati.com ve *Murat BUYURGAN’ın – kurumsalhaberler.com katılımıyla gerçekleştirilen ama arkadaşların
etohum oturumu diye adlandırdıkları oturumla başladı :) O sıralar bendeniz Devre Teorisi sınavında yok efendim süper pozisyon yok thevenin, norton, alexander akımus devretus diye beyin fırtınası yaptığımdan oturumda yer alamadım. Başka yerlerde katılmaya fırsat bulamıyorum derken kendi dibimde de katılamadım bu oturuma.Bu arada Devre Teorisi hocama o kadar ısrar etmeme rağmen sınavı etkinliğin 2.gününe ve günün de tam ortasına koyduğu için ne desem bilemiyorum, bu keyfi bir durum demişti evet keyfi, Ağustos ayının başından beri hazırlığıyla ilgilendiğim bir organizasyona ki ilginçtir o tarihte bu ders hayatımda bile yoktu :), katılım bu sınav sayesinde düştü ama yine de iyiydi.. Diğer oturumsa “yeni teknolojiler” diye isimlendirdiğimiz ama genel olarak bilişim üzerine sohbet havasında geçen çok değer verdiğim PC Magazine Haber Müdürü Cem Sünbül ve Oyun Editörü Murat Oktay’ın katılımlarıyla gerçekleşti . Gerçekten çok zevkli bir oturumdu birkaç saat daha dinleyebilirdim :) Bu oturumda kendi kendime acaba eski günler mi daha güzeldi diye sordum. Lise-1 zamanları olsa gerek belki az daha sonrasıdır, televizyonda Slikon Vadisi’nde donanım tanıtımlarını izliyorum, genel olarak Ecevit Bıktım’ın yer aldığı bölümde Cem Sünbül’ü görmüştüm. O sıralar donanımla ilgilenmeye başlayalı 4 yıl olmuştu yani 5.sınıfta girdim bu dünyaya :), programı izlerken keşke ben de şöyle çıksam tanıtsam donanımları demiştim, bir gün de tanışabilsem Bıktım’la Sünbül’le demiştim. Ben de tanıtsam lafımın üstüne zaten blogumun konusunu donanım tanıtımına çevirmiştim ve ilk olarak sanırım Antec Phantom fansız güç kaynağını tanıtmıştım :). Şimdi Cem Sünbül’ü karşımda görünce acaba o zamanlar görme isteğinin heyecanı, çocukluk falan daha kımıl kımıl mıydı diye sordum kendime! :) Sektörün git gide içine girerken işlemci diyince sanki öylesine bir şeyden bahseder gibi hissediyorum kendimi, ilk günlerdeki heyecanı arar gibiyim. Blogda yazıyoruz diye çok fazla blog havasında girmeyelim. PC Magazine oturumundan sonra Gigabyte’ın Pc toplama eğitimine yer verdik ve de etkinliğin dışardan da katılım almasını amaçladığımız bu oturum hedefine ulaştı. Bazı liselerin özel olarak gelmesi beni çok sevindirdi. Etkinliğimizin 2.günü Pardus oturumlarıyla noktalandı. Ozgurlukicin.com ekibi Pardus 2008.1, Pardusla yazılım geliştirme ve topluluk süreçlerine değindikleri oturumlar ile uzun bir süre bizle beraber oldular. Gerçekten oditoryum kapanmasa son dinleyiciye kadar konuşacaklardı :). Hepsine teşekkür ediyorum.

3.günümüz Crea Akademi Ericsson’un oturumuyla başladı. 2 gün boyunca yaptığım o kadar çekilişte kendi numaramı görmemiştim ama 3.gün sabahında bilgisayarda son numaraya göre programımı derleyip enter’a basmak üzere konuşmacılardan birini davet ettikten sonra enter’a basıldığında 13ü görmek garip oldu. Mikrofona yönelip önce 13 diyip sonra aa 13 benim demek daha garipti ve de telefonu aldığımda katılımcıların salonu boşaltmıyor olması daha daha garipti :). Bir an için sanırım şaka zannediyorlar diye düşündüm. Etkinliğimizin son günü Yahoo’dan Volkan BİÇER’in Developer Network oturumuyla devam etti. Ardından YTÜ Bilişim Kulübü olarak bizim de yer aldığımız Bilişim Platformu’nun oturumu vardı, ilerleyen gönlerde Bilişim Platformu üzerine daha fazla şeyler yazmayı planlıyorum zaten.

Cuma günü kapanışımızı Penguen’den Alpay ERDEM’in Stand-Up gösterisiyle yaptık ve de değişik bir kapanış oldu. Umarım bundan sonra da Bilişim Günleri'ni tadına tat katarak daha iyi bir şekilde gerçekleştirebiliriz.





9 Ekim 2008 Perşembe

Tanışma Toplantısı


2 Eylül 2008 Salı

Bir maruzatım var

Çok uzatmadan maruzatımı birkaç satırla dile getireceğim. Çevreye yararlı olabilmek için bilgisayar tabanlı bir proje geliştirilebilir mi eğer cevabınız evetse şu an için aklınızdan geçen proje nedir? Aklımdaki bir projede ilköğretim öğrencilerinin bunu yapmalarını istiyordum bir olimpiyat kapsamında. Kendime bu soruyu sorduğumda şimdilik birkaç proje ortaya çıktı. Eğer birkaç yerine birçok proje çıkmazsa bu fikri biraz dinlendireceğim, çıkacaksa da birkaç gün içinde çıkması gerekiyor ki projenin taslağını ortaya koyabileyim. Sizden herhangi bir teknik bilgi istemiyorum, tekniği bir şekilde ortaya konur ama önemli olan çevreye, dünyamıza bir şekilde yararı olacak bir konuya bilgisayar tabanında üretilen hayali çözümünüz. Örneğin şu an yapılmaya başlanmış olsa da bunun olmadığını kabul edersek e-fatura sayesinde, adrese gönderilen faturaları rafa kaldırarak netten fatura ödenmesi sonucunda kağıt israfından, ormanların yok edilmesinden kurtulmak.. Yorumlarınızı bekliyorum, sadece 1 cümleyle şu yapılabilir deseniz benim için yeterli..
-
resim habervitrini.com'dan alındı.

31 Ağustos 2008 Pazar

Mükemmel Bir Piloy Günü ve her zamanki gibi veda..

Dün piloy günü öncesi yaptıklarımızla bir yazı oluşturmuştum ve de yazı piloy gününe yaklaştığımız bir vakitte oluştuğu için çok mutluydum.Şimdiyse piloy gününü yaşamanın daha büyük bir mutluluk olduğunu görüyorum ama vedanın verdiği hüznü de es geçemiyorum.
-
Şu an itibariyle dinlediğim müzik odanın duvarlarında çok rahat yankılanıyor.Dün ise milletin sesinden birşey anlaşılmıyordu :) Keşke yine öyle olsa. Piloy Günümüze, okulumuzun kurucu müdüründen, Rize'ye tayini çıkmış danışman hocamıza kadar birçok kişi katıldı. 06 11 Fen-A olarak 15.00'da okula ilk gidenlerden olarak piloy gününün tadını çıkardık. Alt ve üst dönemden birçok kişiyle tekrar sohbet etme şansımız oldu.
-
Sebeplerden ötürü 1.5 senedir irtibatımın giderek zayıfladığı bir dostumun da yüzünü görmek beni sevindirdi. Sohbetlerin, fasılların ardından konferans salonumuzda eski günleri yad ettirecek fotolardan oluşmuş bir video ile baş başaydık. Video'daki fotoğrafların birçoğunun yine Turgut Reis'in tayfası, yani biz, tarafından çekilmiş olması gurur vericiydi. Zaten fotoğraf manyağı olduğumuz da herkesçe bilinen birşey sanırım { Burada Ünalımdan yorum bekliyorum :) }.

İşte o video'dan bir fotoğraf üst tarafta.. Murat ve Enes'in Lise-1de tarafımdan çekilmiş olunan fotoları :).. Bu sahneler hepimizi duygulandırdı. Pilav günüyle bir araya gelmek insanı belki sevindiriyor, büyük bir rahatlama unsuru oluyor ama bu sahnelerin de insanı çok hüzünlendirdiği açık bir gerçek.

-
Bu video ile programımızın okul ayağı bitti, başka ayağa geçerken bir irtibatsızlık sonucu birkaç arkadaşla beraber okul sonrası kısma hemen katılamasak da sağolsun

Sefa, Melih ve Halid karşılıklı sevgimizi, muhabbetimizi göstererek bizim evdeki programa dahil oldular. Gecenin 2sine kadar hoş bir sohbetle eski günleri yad ettik, yeni ortamlardan bahsettik. Mahallede bir dondurma turu yaptık:).. Sefa ve Halid'e gece 2de, Murat, Muhammed, Enes ve Melih'e ise bu sabah veda ettim.. Bugün canım biraz sıkkındı, 2 gün boyunca lise hayatımı anımsatan güzellikleri yaşadıktan sonra bugün onlara veda ettiğim için. Ama bu yazı gerçekten o güzellikleri biraz daha fazla hissettirdi bana, bu uzunlukta bir yazıyı duraksamadan bana yazdırabilecek kadar istisna olan güzellikleri.. Sıkıntımın yerini böyle dostlarla tanışmış olmanın gururu, böyle güzellikler yaşayabiliyor olmanın mutluluğu aldı.. Teşekkür ediyorum hepinize, görüşmek üzere..

-

Videolarımız, fotoğraflarımız bunlardan derleme videolarımız mail grubunda, okulumuz sitesinde ve de facebook grup sayfasında olacak..





30 Ağustos 2008 Cumartesi

Mezunlar Piloy Gününden Önce Sıla Gecemiz:)

Merhabalar, şu an çırağan'ın efsane tayfasının yarısını toplayabilmiş de olsak topladık. Yarınki piloy :) gününe gitmeden önce akşam sefası yapmak istedik.. Nasıl mı, eski günleri yad edecek bir maç yaptık, o maçın yorgunluğundan hiçbir şey yapamayacağız derken bir duşla kendimize geldik, yemeğimizle karnımızı doyurduktan sonra, teras sefası başladı..
-
Terasta oturup cips-kola-fıstık-çok fen A 4lüsünü bir araya getirdik. Bu bizim enerjimizi alamadı üstüne enerji kattı :).. Mahalleyi turladık ve dondurma keyfi sürdük geri okey takımıyla geldiğimizde 11.30'dan şu ana(03.) gelmenin çok zor olmayacağı belliydi ve de öyle de oldu.Enesle MFA'nın taş çalmaları karşısında benim gibi bir kurnaz ispirli daha fazla dayanamadı ve de olay çığrından çıktı oyun bittiğinde cebimden taşlar dökülüyordu :))..
-
Umuyorum ki şu an sınıf hocamız, kaliteli insan mezunlar buluşması için tayini çıkan okuldan istanbul'a doğru geliyor..Böyle bir tayfanın içinde bulunduğum için her zaman mutlu olduğum gibi şu an da mutluyum..Bir de MFA'nın resmi kimliği artık bizi dışarıda cins insanlara karşı koruyor:) Maç yaparken mami bunlar bize bulaşamaz mı dediğimde "" ne kadar cesaret edebildiklerine bağlı "" dedi, artık akademili biriyle dolaşıyoruz ama tabi ki sakatlıklara gönül rahatlığıyla müdahele ediyoruz yoksa şike için kullanmıyoruz bunu:))
-
Yarın piloy günü sonrasında ufak bir değerlendirme yazısını karşınıza getirmeyi umuyorum, belki yarın gece daha uzun olacaktır..Bu arada sıla gecesi dememin sebebi bu yazıdan anlaşılmaz çünkü şimdi de bağlamaya geçiyoruz murat'ın güzel sesi benim çalışımdaki bozuklukları örtecek ve de biraz da müzikli vakit geçireceğiz:))

28 Ağustos 2008 Perşembe

Photosynth Lansmanı Gerçekleşti



Microsoft'un 2006'dan bu yana üzerinde çalıştığı Photosynth, 21 Ağustos günü kullanıcılara sunuldu.Ben de bu olayı sizle, bugün paylaşma imkanı buldum. Photosynth sunulduktan sonra yoğun ilgi dolayısıyla sitesinde bir problem yaşanmış burada okuduğum kadarıyla.

-

Photosynth'e gelirsek; kendisi web tabanlı çalışan bir yazılım olarak, kullanıcının mekanlar üzerine çektiği fotolardan mekânın 3 D 2 D modellerini sanal ortamda oluşturuyor. Bu şekilde dünya üzerinde birçok yerin 3 D paylaşımlarını inceleyebileceğiz. Yazılım, üç aylık süre zarfında çekilmiş 100.000 fotodan derlenen Türkiye'nin 41 tane tarihi mekânıyla geldi.Şimdiyse kullanıcıların paylaşımlarıyla artacaktır.

-

Fotoğraf çekmeyi seven biri olarak kolları sıvadım, ilk önce ytünün birkaç panoramasını sizlerle buluşturmaya çalışacağım :))..Photosynthin web sitesine buradan ulaşabilirsiniz..

27 Ağustos 2008 Çarşamba

Bilişim Günleri '08



Yıldız Teknik Üniversitesi Bilişim Kulübü olarak Bilişim Günleri '08 etkinliğimize hazırlıklarımızı süratle sürdüyoruz. Rektör seçimleri nedeniyle tarihini netleştirememe problemimiz ortadan kalktı ve de tarihimiz netleşti. 12-13-14 KASIM
-
Bilişim dünyasını medyasıyla, firmalarıyla, meraklılarıyla Bilişim Günleri'08 etkinliğimizde bir araya getiriyoruz.Bu etkinliğimize sektörün önde gelen firmaları alanlarında uzman yetkilileriyle, üniversitemiz bilişim meraklısı öğrencileriyle katılımlarını gerçekleştirecekler.Etkinliğe resmi davetlilerin yanında, İstanbul'da bulunan birçok bilişime meraklı üniversite öğrencisinin yoğun katılımı bekliyoruz.
-
Bilişim Günleri hazırlıklarının aşamalarına, belirlenen konuşmacılara ve oturumlara, oturumlar hakkında bilgiye, oturumlardaki konuşmacıların isimlerine, bloglarına buradan ulaşabilecek olacaksınız.

-

Tasarım Çalışmaları

Uzun aradan sonra merhabalar demek istemiyor da olsam malesef uzun aralar oluyor şu sıralar.. Hem yaz dönemi olduğu için zaman zaman il dışına çıkıyor olmamda hem de yeni çalışmalar içerisinde olmamdan kaynaklanıyor bu durum.Blogumu edindiğim hosting ve domain çerçevesinde yeni bir tasarıma kavuşturma amacında olduğum için kendisine fazla vakit ayıramıyorum yeni gönderi olarak. Şu günlerde elimden geldiğince yazmaya çalışacağım zira tasarım işine tam manasıyla 1-2 haftaya kadar girmiş olacağım.
-
Umarım erken de çıkabilirim :))
-

13 Ağustos 2008 Çarşamba

Özel Çırağan Lisesi Mezunları Pilav Günü

30 Ağustos Cumartesi günü okulumuzda pilav günümüz var, etkinlik için facebook event hazırladım.Facebookta çoğu kişiye ulaştığını düşünüyorum burada da duyurmak istedim.Bir özel okul mezunu olarak, okulumuzun daha güzel buluşma günlerine ev sahipliği yapıyor olabilmesi gerekiyor.Bunun içinse katılımın fazla olduğu etkinlikler düzenlenmeli ki dikkate değer bir etkinlik olarak göze çarpsın.Pilav günü değil de toplu yarışmaların yapıldığı güzel bir buluşma günü düzenleyebilmenin yolu buradan geçiyor. Yüksek katılımla gerçekleştirilmiş bir etkinlik olmasını ümit ediyorum..Görüşmek üzere..

9 Ağustos 2008 Cumartesi

while algortimasına getirilen çözüm

Merhabalar arkadaşlar, bir önceki soruda while döngüsüyle sayı tahmini oyunu yazmıştık ve de bu döngüyü repeat-until mantığıyla yazdığımız için bir yanlışlık yaptığımızı ve o yanlışlığın tek bir durumda ortaya çıktığını söylemiştim.
--
Yanlışımız şu ki kullanıcıdan değer okumadan A ve B'yi karşılaştırıyoruz bundan dolayı 1.kullanıcı sayı olarak 0 girerse program while döngüsüne girmeden çıkar ve 0'da buldunuz diye birşey yazar ekrana.Bu arada bir değişkenin değeri okunmadıysa otomatik 0 atanır ona.Bu olayın sebebi de 0 atanmasıdır zaten..
--
Bu problemi nasıl çözdük?While'a girmeden "tahmininiz" diyip tahmin aldık 2.kullanıcıdan ve de tahmin=0 yerine 1 dedik.Ne oldu?Kullanıcıdan A ve Byi karşılaştırabileceğimiz değerleri almış olduk ve de problem ortadan kalktı.Eğer ilk tahminde sayı bulunursa 1de buldunuz diye yazdıracak yoksa while'a girip bulana kadar işlemleri devam ettirecek..
--
Dikkat edilmesi gereken husus şudur ki repeat-until ve while ile aynı probleme çözüm getirirken yani aynı olayı programlamaya dökerken böyle farklılıklar olacaktır bunları gözden kaçırmamak gerekir.Repeat-Until'de durum sonda kontrol edildiği için veriler toplanmış olur ama while'da durum en başta kontrol edilir.Yani while'da döngüye girmeme ihtimali olsa bile, repeat-until'deki işlemler en az 1 kere gerçekleşecektir!! Bunu unutmayalım!!.. Görüşmek üzere...

ineta foto

-
Etkinlik sonrası çekildiğimiz fotoğrafa yer vermek istedim, dahasını ve fazlasını http://daron.yondem.com/tr/ den görebilirsiniz.Daron yöndemin sağının sağı saygıdeğer kişilik ben :)))..

8 Ağustos 2008 Cuma

Adım Sayısı Belli Olmayan Döngüler

-

Merhabalar arkadaşlar..Bugün ve gelecek birkaç günü de kapsayacak olan, 1 hafta öncesinde başlamış olan bir yoğunluğum var.Bu sebeple programlama biraz aksadı.Yakında şablon değişikliği sonrası burada hem edebi (:P) hem de pascal harici programlama yazılarıma da yer vermeye çalışacağım.
--
Bir ufak bilgilendirmenin ardından adım sayısı belli olmayan döngülere değinirsek; bu döngüler yapacağımız bir sürü işlem varken, bunların nerede sonlanacağını , kaç adım süreceğini bilmediğimiz durumlarda kullanacağımz kalıplardır.Bunları While ve Repeat-Until diye 2ye ayırırsak, while döngüsünde istenilen durum başta verilir ve bu durum gerçekleştiği müddetçe döngüye girilir.Repeat-Untilde ise durum sonda kontrol edilir örneğin; bilgisayara bir A sayısı girsin kullanıcı ve de diğer kullanıcı bunu tahmin etsin ve de tahmini B'de tutalım..Bunu while ile yaptığımızda while A<>B iken kullanıcıdan sayı isteyip bunu B'ye yazacağız.A<>B olduğu müddetçe yeniden sayı isteyeceğiz.Repeat-Until'de ise Repeat'ten sonra kullanıcıdan B sayısını isteyeceğiz, A sayısı repeat'ten önce 1.kullanıcıdan alınmış olacak ve de en sonda Until A=B diyeceğiz ve de sayılar eşit olduğunda döngüden çıkacak.
--
Dikkat edilmesi gereken bir husus while ve repeatte aynı problemi çözmek için farklı durumlar kullanılmasıdır yani while "-ken" anlamında olduğu için A<>B "iken" diyip işlemleri yapıyoruz ama until "-e kadar" olduğu için A=B "ye kadar" işlemleri yapıyoruz.Gördüğünüz gibi iki durumda da işlemler A B'ye eşit değilken yürüyor ama bunun ifade edilmesi kalıplardan dolayı değişiyor.Umarım anlatabilmişimdir.
--
Bunlar biraz havada kalmış olabilir zira bunların komutlarını daha göstermedim.Şimdi komutlarını ve algoritmasını göstereceğim ama yukarıda belirttiğimiz örneğin bir uç noktası var ve de bu noktada programda bir aksaklık gerçekleşiyor.Biraz bilgi vermek gerekirse while ve repeat-until kullanımı farkından.Repeat-Until de kolayca çözülen bu problem, while'a geçtiğimizde repeat-until'den farklı birşey istiyor.Yani algoritmalardan birinde bir eksiklik var, sadece ufak bir durumda kullanıcıyı yanlış bilgilendirmeye sebep olan.Bunu görebildiyseniz yorum olarak post etmenizi rica ediyorum.Birkaç gün sonra uç noktayı belirteceğim.
--
-
Sayı tutulmasını istemişiz ve 1.kullanıcıdan sayı almışız.Tahmin değişkeninde, 2.kullanıcının tahmin sayısını tutmuşuz. 2.kullanıcıdan tahminini istemişiz.Repeat-Until'in gösterimi olan bu algoritmada A=B değilse "False" kolundan tahmini isteme kısmına dönmüşüz.A=B olan "-a kadar" bu işi yapacağız işte repeat-until mantığımız bu.Kodumuz ise;
-
Program tahminsay(input,output);
Var
a,b,tahmin:integer;
Begin
Writeln('sayi tutun');
Readln(a);
tahmin:=0;
Repeat {repeat'ten sonra ; yok}
writeln('Tahmininiz');
readln(b);
tahmin:=tahmin+1;
Until A=B; {until'den sonra ; var}
writeln(tahmin,' de buldunuz')
End.
-
--

Benzer şeyleri burada da yapmışız.Ama burada A<>B "iken" diyip işlemleri yürütmüşüz ve de A=B olacak bir tahmin olduğunda yani "False" koluna düştüğünde çıkıp gitmişiz.Kodlarımız ise;
-
Program tahminsay(input,output);
Var
a,b,tahmin:integer;
Begin
Writeln('sayi tutun');
Readln(a);
tahmin:=0;
while a<>b do
begin
writeln('tahmininiz');
readln(b);
tahmin:=tahmin+1
end;
writeln(tahmin,' de bulundunuz')
End.
--
Program kodunda değil de burada belirtmek istedim gördüğünüz gibi while'da, bir until terimi gibi sonlandırıcı olmadığı için, begin end bloklarıyla while'ın nereden başlayıp nerede bittiğini bildirmemiz gerekir.Bunun dışında programın binlerce durumundan yalnızca bir durumunda kullanıcıya yanlış bilgi verdiği algoritma, bu algoritmada :)
--
Şu sıralar yaşadığım yoğunluk sebebiyle gülücük işareti kullanmadığım bir yazı ortaya çıkmış şimdi farkettim:)..Daha neşeli programlama yazıları yazabilmem ümidiyle, bir sonraki yazıda görüşmek üzere...
--

3 Ağustos 2008 Pazar

INETA 2.gün özeti

Yaz günlerinin bunaltıcı havasına aldırmayan yazılımcıların katılımıyla gerçekleşen INETA Summer Hit bugünkü oturumların ardından sona erdi.Oturumların konuları gerçekten çok güzel belirlenmişti ve de kaliteli konuşmacılar sayesinde etkinlik daha da güzel oldu.
-
Bugüne gelirsek ilk oturumda Daron Yöndem IE 8.0'i yazılım geliştiricilere dönük olarak anlattı ve de yazılımcıların kullanıcılara sunabilecekleri IE 8.0 özelliklerinden bahsetti.Bu özelliklerden bazılarını ben de sizlerle paylaşmak istiyorum.Bunlardan biri activities uygulaması diğeri ise web slices.
-
Bunlardan Activities sayesinde sitenizden başka servislere bilgi akışına imkan sağlıyorsunuz.Okumakta olduğunuz web sayfasındaki bir bilgiyi, adresse yerini görmek, kişi ismiyse facebookta aramak, başka birşeyse yazılımcıların geliştireceği activities çerçevesinde başka birşey yapmak için kullanabiliyorsunuz.Örneğin sitenize
-
***KOD MICROSOFT'UN BU UYGULAMAYI ÖRNEKLEDİĞİ BİR KODDUR BENLE ALAKASI YOK, TEK EMEĞİM BURAYA KOPYALAYIP SİZLE PAYLAŞMAK***

bu kodu eklediğinizde ve gerekli XML, ASP dosyalarını oluşturduğunuzda artık sitenizde bir activity gelişecek ve de metin seçtiğinizde, bir activity düğmesi belirecek; buradan map with live map seçeneği sayesinde adresinizi hiçbir yere kopyalamakla uğraşmayıp, direkt adresinizin haritada nerede olduğunu aynı pencerede göreceksiniz. Bu arada bu activity aslında sizin yapmanızı gerektirmeyen IE 8.0'la direkt gelen bir activity zaten :)..Bunun yerine örneğin bir kelimeyi seçtiğimizde onu bir ing-tr sözlükte aratabileceğimiz bir activity hoş olur veya ürün ismini seçtiğinizde onu gittigidiyor'da aratacak bir activity.

-
Yukarıdaki http://blogs.msdn.com/ 'dan aldığım resimde, bahsettiğim şeyin neye benzedeğini görebilirsiniz. Yeni bir pencerede açılmıyor bu uygulama buna dikkat edelim.

-
Diğer özellik ise WebSlices yani sayın Daron Yöndem'in verdiği isimle Takipçi. Bu takipçiler ise sitede kullanıldıkları yerler sayesinde kullanıcıya aynı siteye geri dönmeden ilgilendiği şey hakkında yenilenen bilgiye direkt kendi explorer penceresinden ulaşma imkânı veriyor. Örneğin facebookta arkadaşlarınızın durumu WebSlice olarak hazırlandıysa kenarında beliren düğmeye basıp bu uygulamayı browser'ın bir yapısı haline getirebilir ve bir makale okurken oradan arkadaşınızın durumunu takip edebilirsiniz.Bu örnek benim örneğim değil, ben bunun için kullanmam şahsen:)..Diğer bir örnek ise gittigidiyor.com'da bir ürünü örneğin takibe alıyorsunuz ve de bu sizin pencerenizde son durumuyla size gösteriliyor.Bu durumun kendini yenileme süresi 24 saat default ayarla geliyor, siz bunu değiştirirsiniz tabi ki:)..Yoksa 24 saat sonra takip ettiğiniz laptop hurdaya çıkacak kadar yaşlanabilir:)..
-
Bu özelliği de resimle beraber paylaşmak isterdim lakin şu an bir resim bulamadım..
-
Web 3.0 oturumunda ise Ali R. Babaoğlan bize webin gittiği yer hakkında bilgiler verdi. Bunlardan bir kısmını paylaşırsam; web 3.0la gidilen yer olan semantik web.Bu şu demek; örneğin google gibi bilgi çöplüğüne dönüşmüş bir arama motoru yerine anlamlı arama yapan bir arama motorunun hayatta yer alması, yani baş ağrısına ne iyi gelir diyince; Özdemir Kapıcılık mükemmel ötesi kapı diye bir google yazısı getirip arama motorluğundan çıkıp bizim yörede gugul denilen atıştırmalık yiyecekten başka bir anlam ifade edemeyen bir arama motoru değil de size mantıklı bir şekilde cevap veren bir arama motorunun olması.Sadece arama motoru değil de örneğin galatasaray'ın bir transfer haberini okuduktan sonra takibe almak ve de galatasarayın sadece bu transferi hakkında yeni gelişmelerden otomatik haberdar olmak da semantik webin görüldüğü bir durum ve aynı zamanda Ali R. Babaoğlan'ın bitirme projesi.Size bunları anlatırken Ali R. Babaoğlan'ın blogunda bu konu hakkındaki yazıyı buldum.Size sunumdan bahsetmek yerine kendisine link verip sizi direkt yetkiliyle görüştürmek istiyorum :)>> semantik web
-
Mantıklı arama motoru olarak da http://www.hakia.com/ 'u incelemenizi ve de türk mühendislerimizin geliştirmiş olduğu bu siteyi duyurmanızı tavsiye ediyorum..Lakin şu an türkçe aramalardan ziyade malesef çıkışı ing'den olması sebebiyle ingilizce aramalarda daha iyi sonuç veriyor ya da ben böyle bir izlenim edindim.
-
Son oturumda ise malesef yorgunluktan dolayı çok fazla bulunamadım..Sizlerle şimdilik paylaşabileceğim bilgiler bunlar..Takip listemi yeniliyorum, daha önce bu isimlerle tanışmadıysanız takip listeme göz atmanızı tavsiye ederim..Hepsinin makalelerinden çok yararlı bilgiler edinebilirsiniz..Görüşmek üzere....
-

2 Ağustos 2008 Cumartesi

Sözde INETA 1.gün özeti, özde yazılım dünyası nereye paneli :)

INETA'nın 1.gününü geride bıraktık.Ben de yoğun ve yorucu bir haftanın sonunda aynı yoğunlukta bir haftasonu yaşamakta olduğum için pascal dersine bugün de devam edemeyeceğim, muhtemeldir ki yarın da 2.günden bahsetmekle yetineceğim. Bugün ne oldu? Silverlight 2.0 oturumu Daron Yöndem'in her zamanki hoş üslubu ile gayet eğlenceli bir hal aldı. Size silverlight'tan bahsedecek değilim şu an lakin " http://video.google.com/videoplay?docid=-5195533478324657131&q=daron&ei=DGZ7SNPmMIXq2QLA_ZyABA " linkinden sayın Daron Yöndem'in daha önceki seminerlerinden birinin videosuna ulaşabilirsiniz, seminer 3 saat süreceği için videonun başına geçmeden önce gıda maddelerinizi zulalayın :)
-
Bir sonraki oturum "yazılım dünyası nereye" başlığı altında gerçekleşti.Ama bu nereye; nereye gidiyor manasında değil sadece, ucu açık bir soruydu :)..Konuşmacılar Ali Servet Eyüpoğlu, Ali Rıza Babaoğlan, Eralp Erat ve Kadir Çamoğlu idi.Bu sunumda ise özellikle Ali Servet Eyüpoğluna değinme gereksinimi hissediyorum. Kendisi http://www.mekanist.net/ ' in kurucusu..Projesini bizlerle çok iyi bir şekilde paylaştı diye düşünüyorum.Proje genel olarak; artık insanların, bilgi çöplüğüne dönüşmüş olan internette gerçekten işlerine yarayacak bilgiye, bir sosyal platformdan ulaşabilmelerini hedefliyor benim anladığım kadarıyla.Bunu ise teknik manada web 2.0 ile yapıyor.Projesini anlatırken sayın Ali Servet, gerçekten "internette anne, baba ve çocukların gerçekten girebileceği bir site söyleyebilir misiniz? " dedi.Google'a hep beraber girebilirler ama tabi ki sorunun dikkat çektiği nokta bu değil :)..Mevzu herkesin kendinden birşey bulabileceği bir site.
-
Yanlışlığa izin vermeden projeyi(bu arada artık yayında olan bir site projelikten çıktı) net olarak ifade edelim, mekanist; "mekân tutkunu" anlamına gelen kelimeden türetilmiş bir marka ve de bu markanın altındaki sitede, bir google map uygulamasını kullanan platforma site üyeleri bildikleri mekânları ekliyorlar.Gerek okul, gerek çiçekçi, gerek cafe..Kısaca benim tabirimle herşey.Kullanıcılar bunlar hakkında yorumlar yapıyor ve de diğer kullanıcılara yardımcı oluyor mesela bir anne çocuğunu göndereceği kreşin yorumlarını buradan okuyarak karar vermeye çalışıyor ya da ben Çamlıca Desde diye bir mekan açıyorum ve de bu mekan hakkında yorumlar yaparak Çamlıca'da bir yere gitmek isteyen kullanıcılara yardımcı olmaya çalışıyorum.Ayrıca sitenin çalışanları bu mekanlara giderek onların videolarını çekiyorlar ve de bunlar da mekanların tanıtımında yer alıyor yine.
-
Aynı zamanda cep telefonundan ulaştığınız bu sitede bulunduğunuz konumda gidebileceğiniz yerleri de görüntüleyebiliyorsunuz.Bence şu IT dünyasının WIT dünyası (worthless IT) olduğu şu günlerde gerçekten güzel bir tasarım..Artık girilebilecek bir site var mı diyen olsa mekanisti gösterebilirim, haftasonu gidip oturabileceği mekanı bulsun millet artık buradan..Ya da hiç çamlıca'ya çıkmamış birisi Desde'yi bulabilsin :)..Ben de artık bir mekanistim ve de bu yazıyla bir şekilde iştigal olan siz değerli okuyucum siz de mekanist olup "ya manyak kebabı var oranın" dediğiniz yeri bizle paylaşın ki biz de nasiplenelim ondan :))..
-
Sayın Eralp Hoca'nın Team Foundation Server oturumunda anlattıkları da gerçekten çok kaliteli bilgilerdi.Burada size silverlight 2.0 ve TFS oturumlarından genişçe bahsetmek istiyorum aslında ama her ikisi de devasa uzunlukta sunumlar :)..Ben sadece gelmediyseniz yazık ettiniz diyip yaranıza basayım (ha ha ha) :)..Sayın Daron Yöndem'i YTÜ'de tekrar ağırlayacağız eğer yazık ettiyseniz, 2.ağırlayışımızda yazık etmeyin :)
-
Evet arkadaşlar 1.günümüz böylece tamamlandı 4saat uykuyla duran bir insan olarak yazdığım şu yazının eksikliklerine dikkat etmemenizi umuyorum :)..Ayrıca bugün Vista Ultimate ve hediye çeki kazandım :)..Yalnız vistamı alırken 66 benim dedi bir arkadaş, (ellerimizde numara falan yoktu da öyle ayaküstü Daron Yöndemin bize layık gördüğü nolar :) ) ey arkadaş sana sesleniyorum :P, 66 gerçekten bendim çünkü böyle şeyler bana hiç çıkmaz hep numaramı öyle tekrar ederim; "66 yok abi yine yok, 68 hadi be 2 sıra aman ne hadisi yine çıkmaz birşey"..:) Neyse şakaya vurdum yazıyı, ciddiyeti bırakmayalım :@..:)..görüşmek üzere....

1 Ağustos 2008 Cuma

INETA Summer Hit

Arkadaşlar yarın sabah saat 9.30da Silverlight 2.0 oturumumuzla beraber ineta summer hit başlayacaktır.Herhangi bir şekilde buraya yolunuz düşer diye yeniden hatırlatmak istedim.Hala kayıt olabilirsiniz.Gelenlerin dolu dolu iki gün geçireceğine inanıyorum.Etkinlik Yıldız Teknik Üniversitesi Auditorium'dadır.Bir şekilde beşiktaş'a çıktıktan sonra herkes tarafından üniversitemiz size işaret edilebilir eğer yerini bilmiyorsanız..
-
Pascal dersleri ise birkaç gündür uğraştığım işler nedeniyle araya girdi, umarım haftasonu ineta'dan boşluk bulduğumda, adım sayısı belli olmayan döngülere yer verebilirim burada ;)
-

30 Temmuz 2008 Çarşamba

Döngüler

Başlığımız biraz genel oldu ama temiz oldu:)..Arkadaşlar, programlama mevcut işleri kolaylaştırmak ve onları tıkırında götürebilmek için kullanılmaya başlanılmış bir araçtır.Böyle bir araç programcıya da aynı güler yüzü göstermelidir, gösteriyor da.Örneğin kullanıcıdan 10 öğrencinin 1er notunu okumak istiyorken 10 kere read komutu kullanacak olsak bu bir acımasızlık olurdu işte bu yüzdendir ki tekrar eden işlemlerin yapılması döngülerle olmaktadır.

Döngü, içerisindeki işlemi bir durma noktasına kadar devam ettiren bir yapıdır.Bu durumda ise döngüleri ikiye ayırmak zorunda kalırız; adım sayısı belli olan ve olmayan döngüler.Misal yukarıda 10 öğrencinin notunu okumaktan bahsettik.Gördüğünüz gibi bu işlemin adım sayısı belli 10 öğrencinin notu 10 aşamada okunur.İşte böyle adım sayısı belli olan işlemler for döngüsü içinde yapılır ve kodu temel olarak;

>>> for i:=1 to n do şeklindedir.Bunun kalıp olmayan taraflarını kalın olarak yazdım.Burada hiçbir kalıp yok diyebilirsiniz. :) Şöyle ki orada i başlangıç değişkenidir i olmak zorunda değildir j de olabilir.1 başlangıç değeridir o da 2 3 v.s. olabilir. “to” artımı belirtir yani burada 1’den başlayarak n’e ulaşmadığımız müddetçe i’nin değeri 1 arttırılır, bu down to da olabilir o da değeri 1’er 1’er azaltır.N ise m de olabilir durma noktasıdır.

Toparlamak gerekirse i ile belirtilen başlangıç değişkeninin değerinden başlayan döngü, içerisinde bulunan işlemleri bitirdikten sonra değerini bir arttırır ve N’e ulaşıp ulaşmadığına bakar ve de N’ ulaştığında döngüye son kez girer.N’e ulaştığında çekip gitmez, for döngüsünün özelliği budur.

Yukarıdaki şekilde, özel olarak emek sarfetmediğim YTÜ BBG-1 dersinin notlarında bulunan, bir sayının herhangi bir kuvvetini bulan bir örneği görüyoruz, anlatmadan önce alıntı olduğunu belirtmek istedim. Gördüğümüz gibi kullanıcıdan sayı ve kuvvet diye iki değişken okuyoruz. Deger değişkenimiz dışarı dönderecek olduğumuz değişken ve programın başında 1 atamışız.Bu 1 atama işlemi şu an gereksiz gözükebilir ama ilerki aşamalarda, çok daha fazla satırdan oluşan bir program içerisinde "deger" daha önce kullanılmışsa buna işlenmiş bir bilgi olabilir ve biz bunu 1 olarak değiştirmeliyiz. Ardından for döngüsünün diyagramda ifade edilme tarzını görüyoruz.Burada i»1 i'nin 1'den başladığını, oranın hemen yanındaki 1; 1er 1er arttığını, alttaki "kuvvet" ise kuvvet değişkeninin değerine kadar, döngünün, içerisindeki işlemi yapacağını gösterir.Örneğin 3 üssü 4ü hesaplarken içerideki işlem deger=deger*3=3* 3=9* 3=27* 3=81 şeklinde gerçekleşir Kodlarımız;

Program usalma(input,output);
Var
-Sayi,kuvvet,deger,i:integer; {i dahil olmak üzere değişkenlerin tiplerini ifade ettik}
Begin
-Writeln(‘sayiyi giriniz’);
-Readln(sayi);
-Writeln(‘Kuvveti giriniz’);
-Readln(kuvvet);
-deger:=1; {deger’e en başta 1 atadık}
-For:=1 to kuvvet do {for döngümüzün kalıbını görüyoruz, for kalıbından sonra ; yok}
--deger:=deger*sayi; {tek bir işlem olduğu için for’un begin endi yok.}
-writeln(deger);
-readln;
End.
-
Bir dahaki yazımda adım sayısı belli olmayan döngülerden bahsedeceğim görüşmek üzere...

29 Temmuz 2008 Salı

Mutlak Değer Bulan Program


Merhabalar arkadaşlar,
-
Basit bir akışı ve bu akışın pascal dilinde kodlanmış halini size göstermek istiyorum.Bunun ardından bir sonraki yazıda döngülere geçerek az daha kımıl kımıl sorulara bakacağız :)..
-
Bu basit diyagramda dışarıdan A değişkenine bir değer okumuşuz.Bu değerin sıfırdan küçük olması durumunda değer - ile çarpılarak dışarı çıkarılmış.Büyük olma durumunda malumunuz sadece değer mutlak isimli değişkene atanmış, başka birşey yapılmamış.Sonuç olarak da ekrana A değeri değil Mutlak isimli değişkenin değeri yazdırılmış çünkü biz sonucu Mutlak isimli değişkende tuttuk.
-
Programda kullanacağımız if-then-else yapısı hakkında bilgi vermek gerekirse; if'teki durumun doğruluğu kontrol edilir eğer doğruysa yalnızca then kolundaki işlemler yanlışsa yalnızca else kolundaki işlemler yapılır.Yani if bir tür yol ayrımıdır, burada verdiğiniz işleme göre program yolunu belirleyecektir.Her if'in theni olmak zorundadır ama else kolu mecburi değildir..
-
Then ve Else kollarında birden fazla işlem varsa ana programmış gibi then'den sonra begin konulur ve then end ile bitirilir aynı şey else için de yapılır.Bu programda kollarda tek işlem olmasına rağmen ben "begin, end" koyarak neyi kastettiğimi göstermek istedim.
-
Gelin şimdi programımızı pascal dilinde kodlayalım.- işaretlerini işlemler net gözüksün diye kullanıyorum.
Program mutlak(input,output);
Var
-Mutlak,a:integer; {bu kısımda tipler : ile atanır.Aynı tipte değişkenler böyle yazılabilir.}
Begin
-Writeln('Mutlak degeri alinacak sayiyi giriniz..'); {Tek tırnak içindeki ifade aynen yazılır}
-Readln(A);
IF A<0>{if dediğimiz kalıp}
-Then
-Begin {şu an tek işlem olduğu için gerek yok ama kullanımını görelim}
--Mutlak:=-A {end'den önceki satırda ; koymak şart değildir.}
-End {else'ten önceki satır ; ile bitirilmez}
-Else
-Begin
--Mutlak:=A
-End;
-writeln(A,' sayisinin mutlak degeri ',Mutlak) {tırnak dışındaki isimleri değişken olarak algılar ve değerlerini yazar.}
End.
-
-
Not:if, then, else, begin ifadelerinden sonra ; kullanılmaz, yani bunlar satırlar gibi ; ile kapatılmaz, daha önce birkaçını söylemiştim ama ara sıra hatırlatmakta fayda var.Bir sonraki yazıda görüşmek dileğiyle..
-

28 Temmuz 2008 Pazartesi

Aritmetik İşlemler, Operatörler ve Bazı Önemli Durumlar

Bu yazımda basit manada aritmetik işlemler ve önceliklerinden, atama ve karşılaştırma operatörlerinden ve de pascalda program kodlamakla alakalı bir iki husustan bahsedeceğim.

Aritmetik İşlemler ve Öncelik Sıralaması

+, -, *, /, mod birkaç tane işlem operatörümüzdür.Bunlar kendi aralarında bir öncelik dizimindedirler. Öncelikleri sıralarsak;

( ) >> En yüksek
* / mod >> Parantezden sonra
+ - >> En düşük

Aynı öncelikli işlem operatörlerinde işlemler soldan başlanarak yapılır.Örneğin;
b*b-4*a*c >> 1.işlem b ile b'nin çarpılması
-------------- 2.işlem 4*a=4a
-------------- 3.işlem 4a*c=4ac
-------------- 4.işlem b²-4ac
-
Karşılaştırma ve Atama Operatörleri
-
>, <, >=, <=, = » malum durumlar; büyük mü, küçük mü, büyük eşit mi, küçük eşit mi, eşit mi?
<> » farklı mı?
and, or » ve , veya
:= » Atama operatörü; x:=a*b dediğimizde çarpımı x'e atar. Sadece = eşit mi kontrolü yaparken bu işaret atamayı yapar.
xor » durumlardan yalnızca biri doğruyken yani diğeri yanlışken geçerli olan bir koşul
ayrıca lojikte de bir kapı olarak;
-
a b çıkış
1 1 0
1 0 1 Farklı durumlarda 1 çıkışını verir.Şimdilik bilgi olsun sadece.
0 1 1
0 0 0
-
Birkaç Husus
-
*Değerleri tuttuğumuz değişken isimleri rakamla başlayamaz.
*Pascal'ın sabit kalıpları, döngüleri dışındaki satırlar birkaç istisna dışında ; ile bitirilmelidir.Kalıp, döngü ile kastetmek istediğimşeyi yazayım; değişkenleri tanımlayacağım var'dan sonra, if, for, begin, while, repeat'ten sonra ; konulmaz.Şimdilik biraz karışık gibi gözükebilir program yazdıkça çok basit şeyler olarak gözükecek ama basit gözüktükleri için ; koymayı unuttuğunuz zamanlar olacak mutlaka.
*End'den önceki satıra ; koymak şart değildir, eski derleyicilerde koymamak da şart olabiliyor, koymamak en iyisi bence,
*Else'den önceki satıra ; koymamalısınız.
*Program begin ile başlar End. ile biter.
*For döngüsünün içinde, if'in ayrı ayrı then ve else kolunun içinde birden fazla işlem varsa bu kalıplar begin ile açılıp end ile kapatılır ana program gibi.Bunu daha sonra göreceğiz.
*Her begin bir end ile sonlanmalıdır.Bazı durumlarda end sayısıyla begin sayısı uyuşsa bile bazı yerlere begin end koymadınız diye hata vermez ve bu yerler muhtemelen begin end isteyen yerlerdir.Program güzelce derlenir ama baktığınızda programın mantık hataları olduğunu görürsünüz.
--
Örneğin begin end koymadığınız bir for döngüsünün birkaç işlemi döngü dışında algılanır ve de bu yüzden işlemleriniz yanlış sonuç verir ama program derlenir ve çalışır siz de derlenmiş bir programın hatasını aramakla uğraşırsınız.
--
Şimdilik bu kadar dostlar bir dahaki yazıdan itibaren sanırım program örnekleri yazmaya başlayacağım.Pascal basit bir dil gibi gözükse de günümüz Türkiyesi'nde for döngüsünü bile bilmeye gerek olmadan besin döngüsünü bilerek bilgisayar mühendisliği kazanıldığı için(yanlış anlaşılmasın ben de öyle kazandım) pascal gibi insan diline çok yakın high level lang. dediğimiz bir dilin geçiş aşamasında öğretilmesi ve daha çok programlama zekasının açığa çıkarılmaya çalışılması bence önemlidir.Tabi bunun 1 sene öğretilmesi ne derece doğrudur tartışılır.Bu kelamın konusu YTÜ'dür..:)..Daha fazla uzatmayalım, görüşmek üzere ;)

27 Temmuz 2008 Pazar

koşul içeren diyagram

Bu yazımda neyi anlatacağıma pek karar verememiştim.Bir önceki akış diyagramında koşul için kullanılan kutucuğa yer vermemiştik.Bir tane de onla ilgili bir akış verip gelecek yazıda, bir önceki yazımda belirttiğim pascal programlama diline giriş bilgilerine, operatörlere değineceğim.

Bu akış diyagramı için de bir iki kelam edersek; en başta kullanıcıdan 3 değer alıyor görüldüğü gibi ve de bu üç değer arasında kıyaslama yaparak üçgenin tipini belirliyoruz. Kontrol kutucuğumuzu görüyoruz.A=B mi demişiz en başta eşitse A veya B farketmez eşit mi C'ye eşitse eşitkenar üçgen diye ekrana yazdırmışız değilse de diğer ikisi eşit olduğu için ikizkenar demişiz.

A=B değilse ne olacak A=C mi eğer böyleyse üçgen yine ikizkenar diye ekrana yazdırmışız.Şimdi çok basit bir örneği bile ele alıyor olsak bunun da az görülen bir noktası olabilir ki var o da A'nın C'ye de eşit olmadığı durum o zaman üçgenimiz çeşitkenar diyip ekrana yazdırmışız.Çok basit bir örneğimiz de olsa burada çeşitkenar durumunu unutmamak ileride bir dosya komutunda dosyayı 2 kişiden başka kimsenin açmaması istendiğinde, bu duruma kolayca çözüm üretebilmek için gerekli bir adımdır bence.

Görüntüde yazılar seçilemiyor olabilir, elimdeki kağıtları kullanmak istedim lakin çözünürlüğünü koruyarak oynayamadım üzerinde umarım yararlı olur..Bir dahaki yazımda dediğim gibi dil olarak birkaç hususa değinerek programların kodlanmasına geçeceğim..



26 Temmuz 2008 Cumartesi

INETA SUMMER HIT


Arkadaşlar merhaba,

Bu sıcak yaz günlerinde tatile gidemeyen yazılımcılara bir hafta sonu dopingi hazırladık; INETA Summer Hit 2008!

2-3 Ağustos tarihlerinde Yıldız Üniversitesi Beşiktaş Kampüsünde, Oditoryum’da gerçekleştirilecek bu etkinliğe katılanları ise farklı hediyeler bekliyor olacak.

Silverlight 2.0, Team Foundation Server, IE 8.0 Yenilikleri, Web Client Software Factory, LINQ ve Web 3.0 gibi konuların yer alacağı etkinliğin konuşmacıları ise; MVP’ler ve MSP’ler olacak.

Katılımın ücretsiz olduğu etkinliğin, detay programına ve kayıt sayfasına http://tinyurl.com/inetasummerhit adresi üzerinden erişebilirsiniz.

Bilgilerinize sunarız.
Sevgiler,
Ali R. Babaoğlan
-
-
2-3 Ağustosta yukarıdaki metinde de anlatıldığı gibi, biz YTÜ Bilişim Kulübünün ev sahipliğinde, güzel bir haftasonu etkinliğimiz var.Gelmek isteyenler link üzerinden kaydolmayı unutmasınlar..

örnek bir akış



Basit manada bir akış örneği şekilde gözüküyor.Kısaca özetlemek gerekirse start'la programın başladığını göstermiş, dışarıdan a,b değişkenlerini okumuş.Yani kullanıcı a,b değişkenlerinin değerini girmiş.Buradan sonra c değişkenine bu a ile b'nin toplamını atamış.Daha sonra c'yi ekrana yazdırmış ve programı stop'la bitirmiş.
-
Bu programı pascal dilinde kodlarsak;
-
Program toplam (input,output); {input,output artık gerekli olan bir terim değil ama yazalım.Burada programın ismini koyduk}
uses crt; {crt kütüphanesini çağırdık aşağıda kullandığımız clrscr komutu için gerekli bu kütüphane.}
var {variable yani değişkenlerin tanımlandığı bölüm}
a,b,c:integer; {a,b,c tamsayı ise yani 1,2,3 gibi değerlerse integer olarak tanımlanır, integer zaten türkçe manasıyla tamsayı demektir.}
Begin {programımız ana metninin başladığı yerdir}
Clrscr; {ekranı temizlemek için kullandık.program çalışmadan önce ms-dos ekranında yukarılarda birşeyler yazıyorsa temiz bir sayfa açmış olduk:) }
Writeln('iki sayi giriniz'); {Bu komutla ekrana iki tırnak arasındaki metni yazarız ve de bir sonraki satıra geçeriz.Eğer write ile yazsaydık alt satıra geçmezdi.}
Readln(a,b); {dışarıdan iki sayı okuyacağız.Readln yazdığımız için 1.sayı ardından enter, 2.sayı ardından enter şeklinde girilir.Ama read yazsaydık 1.sayı boşluk 2. sayı enter diyerek girebilecektik. }
c:=a+b; {dışarıdan okuduğumuz a,b değişkenlerini toplayıp c'ye atıyoruz.Atama soldaki değişkene yapılır.}
writeln(c); {c değişkenini ekrana yazdırıyoruz ve alt satıra geçiyoruz}
readln; {programı exe dosyasından açtığımız durumlarda işlemlerden sonra hemen kapanmasın biz bir tuşa basana kadar beklesin diye bu komutu koyuyoruz.Program bittikten sonra ekranı kapatmak için bizi bekliyor :) }
End. {programımızı sonlandırıyoruz ve noktamızı koyuyoruz.}
Program kodunu akışla beraber vermek istedim ama burada noktalı virgülleri itinayla koymak gerektiğine, :='de iki noktayı yanlışlıkla koymadığıma = işlemi operatörünün böyle olduğuna v.s.'ye değinmedim ama onları ve diğerlerini de daha sonra belirteceğim..{belirttin zaten demeyelim var biraz daha :)) }

25 Temmuz 2008 Cuma

Akış diyagramı, flow chart

Evet arkadaşlar uzun bir aradan sonra tekrar pascal dilini anlatabilecek vakit bulabildim.Eğer bir terslik olmazsa pascal diliyle beraber bilgisayarda karşılaşabileceğiniz sorunların çözümlerine de bu alanda yer vereceğim.


Pascal dilinden genel manada bahsetmiştim önceki 2 yazımda. Burada ise akış diyagaramının öğelerini görüyoruz.Akış diyagramı daha çok başlangıç aşamasında kullanılan bir uygulamadır. Programın tasarımı olarak nitelendirebiliriz. Kafanız sıkıştığı zaman akış diyagramında neyin nereye gittiğini görerek sıkıntıdan kurtulabilirsiniz. Ama 1000 satır kodla yazılacak bir programın akışını çizmek kolay olmayacağı için orta seviyeden sonra kullanmak istemez çoğu kimse.Ama genel bir diyagram bile olsa diyagram çizmek bence önemlidir. Çünkü programda sıkıştığınız zaman bu yol gösterici çok işinize yarayacaktır.


Şimdi akışta şekillerin ne anlam ifade ettiğini anlatayım.


Bu biraz kare gibi olmuş olsa da aslen kenarları biraz daha yuvarlak çizilebilir.:)..Ama çok da mühim değil.Programın başlangıcını ve bitimini gösterir..(start-stop).


Her türlü hesaplama atama işlemi bu kutunun içerisinde gösterilir.Örneğin alan diye bir değişkenimizi alan=piXr² işlemiyle burada değiştiririz.


Bu işaretimiz ise dışarıdan bilgi okuduğumuzu gösterir.Bunun içinde "a"
isimli değişken varsa dışardan a'nın karşılığını, değerini burada okuyoruz demektir.


Bilgi çıkışı bu işaretle gösterilir yani bir önceki işaretin tam tersi.İçinde "a" isimli bir değişken varsa diyelim ki değer 25 olsun; burada 25 ekrana yazdırılır.


Kodumuzda geçecek olan karşılaştırmaları bu kutuyla gösteriyoruz bunun içinde a=b yazıyorsa karşılaştırdığımız durum a b'ye eşit mi durumudur, program; eşitlikte T(true), farklı değer durumunda F(false) kolunu izleyecektir.

Bu bilgileri bir sonraki yazıda program akışında anlatacağım.Orada daha güzel gözükeceğini umuyorum.

Akış diyagramının parçalarını Byte Online yazarı olan Mustafa Menteşoğlu'ndan aldım alıntıdır diyelim.Ama metin el emeği göz nurudur :))..

22 Mayıs 2008 Perşembe

cika off pascal on

Canim asagidaki cikayi yayindan kaldirmak istedi niyeyse:-)..Fazla edebiyat yapmisim:-)..saygilar..

6 Mart 2008 Perşembe

Pascal Dilinin Yapısı

Pascal programlama dili high level bir dildir.Peki high level-yüksek seviye dil ne demektir?Programlamaya yeni başlamış birisinin anlayacağı manada kaliteli dil demek değildir bu.Diller insana ve makineye yani bilgisayara yakınlıklarına göre adlandırılırlar.Pascal programlama dilinde programlar metin yazar gibi yazıldığı için (oku komutu için read ve readln yazmak gibi) insana daha yakındır ve de bundan dolayı high level diye adlandırılır.Cobol ve Fortran da ek bilgi olarak buna örnek gösterilebilir.High Level dillerin derlenmesi (compile edilmesi) örneğin assembly diline göre daha yavaştır.Sebebi makine diline uzak olması ve de önce assembly diline dönüştürülüp sonra makine diline dönüştürülmesidir.Pascal dilindeki genel bilgilere biraz daha giriş yaptığım bu yazıdan sonra algoritmayı ve algoritmada giriş, çıkış, işlemler v.s.nin hangi şekillerle ifade edildiğini göstermeye çalışacağım.